BEN BİR KUL (MUY) UM !
Kul olmak nedir?
Kul olmak, Müslümanca bakarak anlatılır ve yalnız Allah’adır. Müslümanca dememden o ki diğer inançların inandıkları tanrıların zaten onlara bir faydaları yok. İnanmayan insanların (Müslüman olmayan) yaşantılarına baktığımızda dünyalık hayatlarını devam edebilmek için sürekli bir hareket halinde çalışmaktalar. Kendileri geliştirmek için ve hangi devletten veya milletten ise buna da katkı yapıp güçlü kılmak için sürekli bir uğraş içerisindeler. Tabi ki bu kadar çalışmak onlar için iyi neticeler de doğuruyor. Kendince bir birikim, kazanç, makam, güç… vb. gibi birçok zenginlikte elde ediyor. Peki bu nerden geliyor diye sorulduğunda verilen cevap nedir? Az çok tahmin edilir inanmayan insan için değil mi?
Cevap basit ve net ; çalıştım ve kazandım.
Peki Müslüman kardeşim sana sorsam aynı soruyu ne cevap verirsin. Aynı cevabı verirsin tabi ki ama burda hassas bir nokta vardır. Senin de sadece inanmayan biri gibi düşünmen ve ona inanman. İşte bunu anlayamadıysan sen kulluğunu ve imanını sorgulamalısın.
Neden mi?
Nedeni Necm Süresi 39. Ayette saklı ;
“İnsan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.”
İşte ayet-i kerimede de buyurduğu üzere.
Anladınız mı ayetin mealinden. Ne diyor İnsan için diyor. Müslüman için değil. Bazı Müslümanlar dediği şu biz müslümanız ama Allah neden daha çok Müslüman olmayanlara veriyor. İşte Kulluğunu sorgulaması gereken müslüman örneği. Allah diyor ki Çalışana veririm. Kul diyor bana ver. İşte istemekle olmuyor bazı şeyler. Emek ister, Çaba ister, Sabır ister…
Dünyalık olanların sadece bizim dünyalık ihtiyaçlarımızı karşılaması kafi değil midir. Dünyalık zenginliği niçin isteriz. Bizim için kalıcı ve ebedi sürecek bir ahiret hayatı varken.
Bunları sorgulamamız ve okuyup anlamamız lazım. Yoksa inanmayan insanla aranda bir fark olmaz bu dünya da. İşte Kul olmak nedir diye sorduk ya ilk cümlede. İşte Kul olmak budur, bunu gerektirir.
Ben bir Kul Muyum ?
Bu soruyu da Müslüman üzerinden değerlendirmek ve Kulluğumuzu sorgulayarak başlayalım. Birçok insanı körelten ve hataya sürükleyen doğru bilinen (bildiğimiz sanılan) gelenekselleşmiş hatta örf haline gelmiş yanlışlar. Bunları ne yazık ki saymakla bitiremeyiz. Müslüman bir toplum olarak öncelikle bunlardan kurtulmamız lazım. Kulluğumuzun vazifesi olan ve ilk emir olan “Oku” ayetini iyi idrak etmemiz lazım. Çünkü okumazsak anlayamayız. Anlamazsak anlatamayız. Anlatamazsak ayrışırız. Ayrışırsak Müslümanlığı unuturuz. Unutursak helak oluruz. Rabbim bizleri bu durumlara sürüklemekten muhafaza eylesin İnşaAllah.
Meseleyi idrak edemezsek ve Müslümanlar olarak birlik ve dirlik içinde olamazsak, işte o zaman zayıf bir halka oluruz. Bizim Kulluğumuz ve İnancımız bunu gerektirir. O zaman Dünyanın her tarafına yayılan din kardeşlerimizin bu ayrılığı, birlik olamaması nedendir. Bizi birbirimize düşürmek isteyen ve bizi bu kadar ayıran şer odakları gece gündüz çalışırken, biz Müslümanlar niye çalışmaktan aciziz. Çok çalışmamız, birlik olmamız ve kulluk vazifemizi yerine getirmemiz gerek.
Ve her gün düşünmemiz, kendi kendimize sormamız gereken soru şu olmalıdır.
Ben Bir Kul (Muy) um.
Eğer ki kulum diyorsak, Allah’a mı Kul’um yoksa, Beni kendine bağlayan dünyalık zevk ve eğlenceye mi, Teknolojiye mi, Paraya mı, Mal ve Mülke mi, Makam ve Mevkiye mi….
İşte soru, Sorgula ki seni, beni, her şeyi yaratan Rabbinden uzaklaşma…
Kadir Küçük